Burası şiirin.Halkoyunlarının. yeridir dostca gelenlere başımızın üstünde yeri vardır. Mehmet Girişit
27 Ağustos 2020 Perşembe
SAKIN UNUTMA
SAKIN UNUTMA
Vurduğun hançer saplı yüreğim de
Giderken almayı sakın unutma
Yaşattığın güzel anılar aklımda
Giderken almayı sakın unutma
Kokun buram buram taze tenim de
Terin karışmış damla damla terime
Kondurduğun o buse duruyor yerin de
Kalmasın istemem
Giderken almayı sakın unutma
Sensiz ve sevgisiz olacak bu şehir
Bülbüller suskun, güller susuz kalacak
Anlamını yitirecek dağlar, taşlar
Anlıma yazdığın bu kanlı yazılar
Giderken almayı sakın unutma
Her türküde adın dilime dolanacak
Kırık sazım düzen tutmayacak
Şarkılar yetim, türküler öksüz
Şaire ilham olan şiirler yarım kalacak
Eksik bıraktığın bu aşkı
Giderken almayı sakın unutma
Sükutum isyandır, sözler sana
Anlamadın beni, anlama da
Bu gidişin sonu yıkım, sonu hüsran
Uğrama bir daha gönül limanıma
Kalmasın bende dostluğun
Giderken almayı sakın unutma
Mehtaplı geceler yorgun
Yediğim bu kaçıncı vurgun
Coşup çağlayan bu adam artık durgun
Sol yanım gurbet, gurbet senin yurdun
Sevdan, Aşkın burada kalmasın
Giderken almayı sakın unutma
Mehmet GİRİŞİT
27.08.2020 / Gölbaşı
25 Ağustos 2020 Salı
BENİ ANLASAN ÖLÜR MÜYDÜN
BENİ ANLASAN ÖLÜR MÜYDÜN
Kurtlar kuşlar dalmış derin uykuya
Sevda yeli dolanıyor başımda
Aşkın bela uyanıyor koynumda
Beni anlasan ölür müydün ey yar
Yıldızlar altın da saklı sevdamız
Rüzgara eşlik ediyor şarkımız
Elin elimde firari aşkımız
Beni anlasan ölür müydün ey yar
Göksünde saatlerce dinlenmeyi
Kalbinin ritmine akıp gitmeyi
Tenin de terin ile erimeyi
Beni anlasan ölür müydün ey yar
Çaresizdir derdim yok dermanı
Bilen varsa versin artık fermanı
Karışmış aklım başım hep dumanlı
Beni anlasan ölür müydün ey yar
Çıka çıka aştım basamakları
Kalp yorgun açtı sana arzu halı
Kondurduğum o betül dudakları
Bir kez anlasan ölür müydün ey yar
Mehmet’im yanarım aşka yanarım
Ateş olup alevlerde yanarım
Beni anlamadın ona yanarım
Anla beni anla. Ölür müsün yar
Mehmet GİRİŞİT
GÖLBAŞI / 24.08.2020
14 Nisan 2020 Salı
YOLUN SONU
YOLUN SONU
Hem kendine zarar verirsin
hem sevdiğine
İşlediğin suçlar cezasız
kalır sanma
Elbet ödersin
bedelini ara ara
Mutlu günler gelir aklına
Seni çıkarsızca seven,
Saçının teline zarar
gelmesin diyen,
Seni kollayan, koruyan
Derdini dinleyen, derman
olan,
Olmaya çalışan,
Değişmesini istemediğin
değerleri,
Değiştirerek çıkar
karşına.
Şimdi belki fark
etmeyeceksin
Değerli olduğunu sana
hissettiren
Değersiz insanların
varlığını
Anlayacaksın bir gün
Çıkarcıların gerçek yüzlerini
Acaba utanacak mı yüzün
Kızaracak mı
Gözlerime bakarken,
eğilecek mi başın
Sessizce
Boş kalabalıklar
karşıladıkça seni
Sahte yüzlerde yapay
gülüşleri
Belki tebessüm dökülecek gözlerine
Belki mutlu edecek seni
yalancı sözlerle
Taaki bir tokat patlayınca yüzün de
Küfürler dolunca kulağına
Ve boşalınca cebindekiler
Anlayabilecek misin
Rol yapanların gerçek
figüranlığını
Kapılar üzerine kapanınca
Zilin duvarda paslanınca
Telefonun yapışık kaldıkça
masan da
Gelecek miyim aklına
Varlığımı hiçe saydığın
zamanlarda
Radyodan gelen ses
kaplıyor odayı
Musa Eroğlu ince ince
dokunuyor yüreğime
“Geçtim dünya üzerinden
Ömür bir nefes derinden
Bak feleğin çemberinden
Yolun sonu görünüyor”
Gayri ihtiyarı takılıyorum türküye
Esir alıyor beni hasret kaldığım sözler
Ve bir bir unutulan
dostluklar
Yok oluyor bir anda sahte
kalabalıklar
Ve kapanıyor artık o
kapılar ….
Bahar sevinçleri yaşarken
bir zamanlar
Örterken üstümüzü o mavi
gökyüzü
Ve gizlerken gelincik çiçekleri bizi
Pınarlar su doldururken
avuçlarıma
Karıncaları seyre dalardık
dağlarda
Yağmurdan sonra toprak
kokusu
Can verirdi yaşadığımız
her ana
Bir zamanlar derman
olduğum yarana
Aynı yerinden iki defa
kırılmazmış kemik
Hep bana mı denk geliyor
mermiyi patlatan tetik
Bundandır belki bilemem delik deşik yüreğim
Kime verdiysem değer,
değmezmiş meğer
Aynı duada buluşmasa da ellerimiz
Ayrı ayır kalplerde yaşar
elbet ümitlerimiz
Aynı umutla girdiğimiz
kapıdan
Vedalaşmadan çıkacağız farklı
yapıdan
Etmese de son pişmanlık
bir fayda
Kapanır açılmamak üzere o
kapılar bir daha.
Mehmet
GİRİŞİT
Gölbaşı –
14.04.2020
5 Nisan 2020 Pazar
YASAK SOKAKLAR
YASAK SOKAKLAR
Böylemi gelecekti
memleketime bahar
Çocuklar mahkum evlerinde,
yasak sokaklar
Yer gök uyanıp, toprak ana
gelirken aşka
Dedeler, Nineler evlerde, yasak sokaklar
Bahar gelmiş memleketin, dağına bağına
Sessiz sedasız
dolmuş çiçekler ağacına
Cıvıl cıvıl kuşlar merhaba derken bahara
Evlere mahkum kaldık,
şimdi yasak sokaklar
Güneş ısıtırken dünyayı,
dördüncü ayda
Görmedi insanlık böyle bir
nisan bir daha
Can çekişiyor insanlık, gör bütün
cihanda
Sessiz bekleriz, tüm dünya’ya, yasak sokaklar
Aç gözlü insanların hiç doymaz karınları
Egoları yüksek,
düşünmezler yarınları
Haram ettiler gelecek nice baharları
Namlusuz silah ile, şimdi yasak
sokaklar
Uzaya yol yapanlar şimdi
kaldılar yaya
Binlerce kafir bir anda
geldiler imana
Hiçbir mevsim düşürmedi
daha böyle dara
Kapandı tüm kapılar, artık yasak sokaklar
Mehmet’im; görür gözlerim, sızılar yüreğim
Bu göçebe virüsle tutmaz
titrer dizlerim
İlkin Allahtan sonra kuldan çare beklerim
Önce Sağlık için evde kal,
yasak sokaklar
Mehmet
GİRİŞİT
05.04.2020 - Gölbaşı
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)